‘Bitkisel diye her çayı tüketmeyin’!

Bazı bitki çayları, her derde deva gibi birbirinden farklı sorunlara çözüm olarak sunuluyor. Özellikle kabızlık çeken ve hızlı kilo vermek isteyen kişiler de bu çayları bilinçsizce tüketiyor. Tapan, işte bunun sakıncalarına değindi.

‘Bitkisel diye her çayı tüketmeyin’!

GÜNÜMÜZDE zayıflattığı ya da kabızlığa iyi geldiği ileri sürülen çaylara da büyük rağbet var. Üstelik bu çaylar ‘nasıl olsa bitkisel’ diye gelişigüzel tüketiliyor. Peki bu doğru mu? Kimler için tehlikeli olabilir? Bilinçli tüketim için nelere dikkat etmek gerekir? İşte Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuba Kayan Tapan yanıtları:

sz02tubajpg

Mutlaka doktora danışın

Herkes her çayı tüketmemelidir. 6 aydan küçük bebeklere hiçbir şekilde bitki çayı verilmemelidir. 6 aydan sonra çocuk doktoruna danışarak ıhlamurla başlanabilir. İlaç kullananlar da, bitki çayları ilaçlarla etkileşime girebileceği için risk altındadır. Karaciğer ve böbrek hastalığı olan, kanser tedavisi gören ve kan sulandırıcı ilaç tüketen kişiler dikkatli olmalıdır. Hibiskus çayını fazla tüketmek, karaciğer enzimlerini yükseltebilir. Sarımsak çayı ise kan sulandırıcıyla etkileşebilir. Alerjik reaksiyon gösterebileceğinden dolayı alerjik bireyler papatya ve ekinezya çayı tüketmemelidir. Hamilelik veya emzirme döneminde olanlar, kronik mide rahatsızlığı olanlar veya başka bir sağlık sorunu olanlar önce doktorlarına danışmalıdır.

Zayıflama çayları karaciğere ve böbreğe zarar verebilir

Zayıflama çayı olarak aktarlarda ya da internet üzerinden satılan çoğu karışımların içeriği bilinmemektedir. Bu çaylarda mati, bamya tohumu, sinameki ya da farklı maddeler bulunabilir. Dolayısıyla çeşitli yan etkileri olabilir. Böbreklerin yükünü artırıp, karaciğer enzimlerini yükseltebilirler. Birikim ve zehirli etkileri söz konusudur. Potasyum dengesizliklerine yol açarak kalbe zarar verebilirler. Kabızlık ve virüs kaynaklı hasara neden olabilirler. Bu tarz çayları fazla kilolardan kurtulmak için kullananlarda hormonal dengesizlikler ve kullandıkları bazı ilaçlarla etkileşimler de görülebilir.

Kabızlıkta da sık kullanmak doğru değil

Kabızlığın çaresi lifli gıdalarda bulunan ve bağırsak hareketlerini düzenleyen posadır. Bununla birlikte çok fazla su tüketmek de gerekir. Ne kadar su tüketilirse posa o kadar aktif hale gelir ve bağırsaktaki hareketliliği artırır. Bunun için bir çay tüketilmesi gerekirse sinameki bazlı çaylar ve bazen mati çayı tercih edilebilir. Fakat bu çaylar ishale yol açtıkları için bağırsak yapısını değiştirebilir. Zamanla çay alışkanlık kazandırır ve çayı tüketmeden dışkılama işlevi gerçekleşemez hale gelebilir. Bu sebeple kısa süreli kabızlık sorunu için su tüketmek ve lifli beslenmek yeterlidir. Ayrıca yoğurt, kefir gibi probiyotik; yulaf, kayısı gibi prebiyotik besinler de tüketilebilir.

s2bitkisel46jpg 7vqREu1gvEaL60CHUHP0Gg

Günde 3 kupa içilebilir

Bitki çaylarının aşırı miktarda tüketimi bazı olumsuz etkilere yol açabilir. Dolayısıyla tüm bitki çayları gün içinde 5 ile7 kupadan fazla tüketilmemelidir. Günde ortalama 3 kupa tüketimi uygundur. Bilinçli tüketim için, bitki çaylarının etiketlerini dikkatlice okumak ve önerilen tüketim miktarına uymak önemlidir. Herhangi bir sağlık sorunu veya kronik rahatsızlığı olanların mutlaka doktora danışmaları gerekir.

Paketli olanları tercih edin

Güvenli olması için mutlaka eczaneden ya da paketli, içeriği belli olan ve çeşitli yerlerden onaylı çaylar tüketilmelidir. Açık satılan içeriği belli olmayan karışım şeklindeki bitki çayları kullanmak güvenli değildir. Nerede kurutulduğu ve içerisindeki küf miktarı bilinmediğinden tehlikelidir. Son tüketim tarihi olan, saklama koşulları yer alan ve içeriği belli ürünler tercih edilmelidir.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ