Kronik hastalıklar neden artıyor?
Prof. Dr. Erk, diyabetten kansere kadar pek çok kronik hastalığın artışında genetik yatkınlığın yanı sıra başta yanlış beslenme olmak üzere enfeksiyonların, aşırı stresin, toksinlerin, alerjenlerin, sigara ve alkolün de büyük rolü olduğunu belirtti.
Günümüzde kronik hastalıkların hızla arttığına dikkat çeken İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, ‘’Kalp-damar, diyabet ve kanserdeki artışta günlük beslenmede aşırı kalori alımı etkilidir. İşlenmiş yiyeceklere dayalı bir diyet ve hareketsiz yaşam sağlığın en büyük düşmanıdır. Fiziksel egzersiz ve yeme alışkanlıklarındaki belirgin değişiklikler diyabet gibi kronik hastalıkların oluşumunu yüzde 60 oranında azaltır. En büyük kalori kaynakları arasında asitli içecekler, margarin, beyaz un, rafine şeker ve sıvı bitkisel yağlar gibi besinler yer alır. Bunlar gerçek gıda değildir” dedi ve sağlığımızı tehdit eden etkenleri şöyle anlattı.
İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk
Abur cubur ve ilave şeker
Fastfood; kısa sürede hazırlanan hemen tüketmek veya paket yapılmak üzere satışa sunulan yiyecektir. Abur cuburlar; hazırlık gerektirmeden hemen tüketilen kalorisi yüksek, besin içeriği zayıf yiyecek veya içecektir. Yeteri kadar şeker ilave ederek her şeyi lezzetli hale getirebilirsiniz. Şeker gıdaların bozulmasını önler, gıdanın dokusunu iyileştirir. Dünya Sağlık Örgütü 2015 yılında gıdaların doğal yapısında olmayan; yiyecek ve içeceklere sonradan ilave edilen şekerin, alınması gereken toplam kalorinin yüzde 5’ini geçmemesini tavsiye etti.
Obezite ve diyabet salgını
Obezite sıklıkla harici etkenlerden kaynaklanır. Harici etkenlerin başında gıda tüketimi gelir. 2016 yılı itibari ile 1.9 milyon insan aşırı kilolu, 600 milyon insan obezdir. Bizimle aynı suyu içen, aynı havayı soluyan, bizim yediğimiz gıdalara benzer işlenmiş yemlerle beslenen hayvanlar bile giderek şişmanlamaktadır. Kilo aldıran unsur, gıdalardan ihtiyacımızdan daha fazla enerji alıyor olmamızdır. Obezite; sosyal, ekonomik, psikolojik, fizyolojik birçok faktörden etkilenmekle birlikte en temel sorun fazla kalori tüketimidir. Yağ, şeker, tuz oranı yüksek, kaloriden zengin, besin içeriği fakir gıdaları tüketmek en önemli neden olarak karşımıza çıkmaktadır. Obezite dünyadaki önlenebilir ölüm nedenlerinin başlıcasıdır. 5-7 kilo almak diyabet riskini 2 kat, 8-10 kilo almak diyabet riskini 3 kat artırır. Her cins, ırk, yaş ve meslek grubunda diyabet giderek artmaktadır. Dünyada ve Türkiye’de kesin diyabetik oranı yüzde 16-20 arasında, prediabetik oranı ise bunun 2-3 katından daha fazladır. Dünyada ve Türkiye’de diyabet sorunu olanlar, olmayanlardan daha fazladır.
Kalori bombardımanı
Bir fastfood hamburger, 1 büyük boy patates kızartması, 1 büyük boy asitli içecek 1360 kaloridir ve günlük kalori ihtiyacının yüzde 66’sını karşılar. İçinde 5.5 gram tuz vardır, günlük tuz ihtiyacının yüzde 100’ünü karşılar. Toplam karbonhidrat 190 gramdır ve günlük karbonhidrat ihtiyacının yüzde 63’üdür, toplam yağ 58 gramdır ve günlük yağ ihtiyacının yüzde 89’udur. İlave şeker 95 gramdır günlük izin verilen ihtiyacın çok ama çok üzerindedir, kafein 58 gramdır günlük izin verilen ihtiyacın yüzde 20’sidir. ABD’de ilk ve ortaokul çağındaki çocuklar öğün dışında abur cubur tarzı gıdalar tüketerek günde ilave 527 kalori aldıkları tespit edilmiştir.
Her yiyecek vücuda ve genlere mesaj verir
Her yiyecek sadece besin değil, mesaj dolu bilgi yumağıdır. Besinler sadece genlerini etkilemez, hormonları, metabolizmayı, mikrobiyotayı ve ruhsal durumumuzu etkiler. Dr. Dean Ornish’in yaptığı bir çalışmada 3 aylık beslenme ve yaşam tarzı değişikliğinin kanseri kontrol eden 500’den fazla geni etkilediği gösterilmiştir.
Diğer nedenlere de dikkat!
Enfeksiyonlar, stres, toksinler, alerjenler, sigara ve alkol de kronik hastalıkların tetiklenmesine yol açan önemli faktörlerdir. Mümkün olduğu kadar enfeksiyonlardan ve alerjenlerden korunmaya, stresi yönetmeye, sigara ve alkolden uzak durmaya çalışmalıyız.