Dünya Kenti Muğla’ya Ne Alsak Yakışır!

Dünya Kenti Muğla’ya Ne Alsak Yakışır!

Son zamanlarda çok tatlı,bana göre fazla şekerli, beni de çok gülümseten hatta kahkahaya sebep çıkışlar geliyor peş peşe.

İlk sırayı kime versem derken haydi Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı Tayfun Yılmaz ile başlayalım. “80 milyon TL’lik Halk Bankası binası kültürel faaliyetler için kullanılacak” diyor. Oysa binanın ne amaçla kullanılacağını açıklayan ilk demeç kendisinden gelmişti. Bir köşeye konu olan açıklamasında, çok değil bir ay önce, “bir katı başkanlık makamı için kullanılacak” demişti. Şimdi o durum rafa kaldırılmış gibi. Tepkiler mi fazla geldi? Halkın gündemi de değildi oysa! Niye ki ?

Benden söylemesi, “bina tümden kültür etkinlikleri için kullanılacaksa yarın Sayıştay bu duruma düdük çalabilir. Kırmızı kart gösterebilir” diyenler var. “Faaliyet alanı dışında belediye şirketi neden alım yapıyor? Yetki dışı değil mi? Bir açık varmış demekki” diye kafasında deli soru soranlar var! Cömert Muttaş Genel Müdürüne verin bari bir katı, “Muttaş Genel Müdürümüz kültür seviyor” falan deyin denetime gelen olursa…

9 milyon TL vergisini devlete ödedikleri insan taşımacılığı yapacak araç, ulaşım hizmeti kanadından Muttaş faaliyet alanına girer. Onda sıkıntı yok. Alkış çavuşlarımız bu durumu sevinç çığlıklarıyla karşılarken, uzun süreli helikopter kiralama, hava taksi gibi işler için de Muğla’nın oldukça elverişli bir coğrafya olduğunu düşünüyorlar. Çok haklılar. Benim tavsiyem “bir uzay aracı da bu listede yer alırsa iyi olur” yönünde olacak. Bazen Ay’a çıkıp Dünya’ya bakmak, insanın çıplak gözle görünmeyecek kadar küçük bir varlık olduğunu anlamak için gerekli. Helikopter, tam yaşatmayabilir bu hissi. Ben hiçbir duygu ve tatminden eksik kalsınlar istemem.

Muttaş, demişken Muğla’da vergi rekortmeni listesinde bu sene adını altın harflerle yazdırabilir. Bu hızla giderse en zengin kurum da ilan edilebilir. Belki ” tasarruf döneminde cesur adımlar” başlıklı bir ödül töreni olabilir. Ödül takdimi esnasında herkes ilgiyle izleyebilir ; “hangi bütçe ile yoktan var ediyor, satın alımlarda bu cesur adımları nasıl atıyorlar?” Sorusunu açıklığa kavuşturabilirler. Şimdiden söyleyeyim.Vergi rekortmenleri listesinde bu sene Muğla’da birinci Muttaş, ikinciyi bilemem.

SGK denince eskiden Kemal Kılıçdaroğlu gelirdi akla ama bu yakın zamanda değişti. SGK denince aklıma bundan böyle Başkan Aras gelecek. “SGK ile mi uğraşalım, vatandaşın derdine mi çare olalım” diye enteresan bir çıkış yaptı bu hafta Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras.

Bana kalırsa hiç personel çalıştırmayın böylece SGK ile derdiniz olmasın. Gönüllü neferlerinizle, çevreye dost bir tim oluşturun. Çöp atmayı yasaklayın. Cezası belediyeye gelir olsun. Vatandaş mıntıka temizliği yapmayı, sular idaresinin nöbetini devralmayı, ara ara da kanalizasyonlara evci izni verip arıtma tesislerinde tutmayı öğrensin. Siz de vatandaşın ihtiyaçları neyse liste yapar hayırseverler ile festivallerde, konserlerde, düğünde, cenazede gördüklerinize dağıtırsınız. “Sepetçioğlu oynuyor sürekli, bizim evde kaç gündür sulak kesik” diye eleştirenler koli koli dağıttıklarınızı konuşur böylece. Zaten milletin ağzı torba değil ki büzesin bu ne böyle, SGK’sı, vergi dairesi, ruhsat izni, su faturalarından, temizlikten, oradan buradan gelen gelir vergilerini toplamak tamam da giderler çok fevrileştiriyor. İyi gelmiyor hiç.

Sadece yönetimdekiler mi, vatandaş da bıktı giderleri hesaplamaktan. Yat borç hesapla, kalk borç hesapla. Mekik çeker gibi olacak iş değil!

Asgari ücretle çalışsan bile çöp vergisi öde, su faturasını öde, emlak vergisi öde.Hepsini ayrı ayrı hesapla! Çok sinir bozucu. Bak zaten toplumda şiddet, gerginlik matematik bilsek de gelir gider hesabını tutturamamaktan. Neyseki vatandaşın moralini yerine getirecek eksik neymiş sonunda anlaşıldı. Çözüm yakındır bianeller için gün sayıyoruz. Hep konser, hep festival soldan İzmir Marşı, sağdan Mehter Marşı kafası şişti yurttaşın. Pandomim ile anlatabilirsek nefes vergisini nasıl ödüyoruz? Çok güzel olur.

Bakın, bütün şehirler alfa kent olacak diye bir şey yok. “Beta kentleri baştan say desen” bilmeyiz, zaten bu konuda bilgimiz yok. Ama SGK ödemeleri olmadan, hizmet yaşı gelenleri bünyesine katan “tabur kentleri” say desen sağ baştan başla, sol sondan sırala tek kent Muğla olabilir. Bu şansa sahibiz. Bundan böyle hep yek hep tek başına, dere tepe dümdüz kendi yolunda efe Muğla olabiliriz. Üstüne pırpır da yakışır. Helikopteri işte o zaman uzun süreli kiralamaz, alırız.

Muğla’nın yekpare listesine kapak fotoğrafını bile düşündüm. Beyaz Saray Kültür Merkezi ile simsiyah gıcır gıcır sanki mucidi Muttaş gibi insan taşıma aracı. Almanlara da anlatalım mutlaka. “Siz ne için yapmıştınız bilmesek de biz insan taşımacılığı alanında kullanıyoruz.”gerçeğini.

Tezatlar ile yaşıyoruz nasılsa. Bir tarafta ezilen halkımız, bir tarafta saraylar önünde konvoy insan taşıma araçları. Bir apartman dairesinde ömrünü tamamlayan Başbakan Bülent Ecevit olmak geçmez aklımızdan ama düşünsenize ülkenin Cumhurbaşkanı varsa şehrin Cumhurbaşkanı neden olmasın?

Çok eğlenceli hayalperest yazının sonuna geldik. Bence Cem Yılmaz’ın kokusu sindi yazıma. Son paragrafı fıkraya aktör olarak kapatıyoruz.

Bodrum Belediyesi tayinleri var bu ara. Gerçekten olmuş mu yoksa fıkra mı anlatıyorlar anlamadım. Tayinler hakkında bilgi vereyim, yazıyı kapatalım.

Mali İşler Müdürü, hayvan barınağına tayin ediliyor. Görünen o ki : “Para saydığınız yeter biraz da hayvanları sayın” deniyor. Belediye Başkan Yardımcısı ,”yanlışlık olmuş abi senin ne işin olur Belediye Başkan Yardımcılığında şakaydı senden olsa olsa park bahçe işlerinde personel olur” edasıyla muamele görüyor.

Müfettiş Teftiş Kurulu Müdürü, Fen İşlerine tayin ediliyor. “Asıl teftiş, bozuk yollara, patlayan su borularına yakışır” diye mi düşündüler karar vermek zor. Olay döngüsü CHP’den CHP’ye olunca, CHP’de de liyakat yüksek performansı ile baş döndürüyor.

Hayal dünyam gelişmiş, dalgası durmuyor ne yapayım?

Lafın kısası, liyakat, vefayı sollamış geçmiş azizim, vefayı semt adı yapan, liyakati yazacak tabela bile bulamamış iyi mi?

Haydi selametle…