Kalp hastalıkları cinsel yaşamı nasıl etkiler?

Kalp hastalığı olan erkeklerin cinsel yaşamlarıyla ilgili derin kaygılar yaşadığına dikkat çeken Kalp-Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Bingür Sönmez “Oysa bu sorunun üstesinden gelmek mümkün” dedi.

Kalp hastalıkları cinsel yaşamı nasıl etkiler?

Toplumumuzda kalp hastalıklarının cinsel yaşamı bitirdiği şeklinde bir ön yargı var.
Özellikle kalp hastalığı olan erkeklerin cinsel ilişki sırasında kalp krizi riski ya da kalp ameliyatı sonrası performans düşüklüğü gibi kaygılar yaşadığını belirten Kalp-Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Bingür Sönmez, bu konuda yol gösterici bilgileri paylaştı…

kalp hastaliklari cinsel yasami nasil etkiler 0 hFWk8yjc

Prof. Dr. Bingür Sönmez,

HANGİ SORUNLAR YAŞANIR?

Kalp hastalıkları, hem fiziksel hem de psikolojik açıdan cinsel yaşamı etkileyebilir.

FİZİKSEL ETKİLER

Kan akışında azalma: Ateroskleroz (damar sertliği) sistemik bir hastalık olduğu için koroner arter hastalıklarında, cinsel organlara da yeterli kan akışı olmayabilir.

Enerji kaybı ve yorgunluk: Kalp yetmezliği olan hastalar, cinsel aktivite sırasında çabuk yorulabilir veya özellikle erkek hastalar sorun yaşama endişesiyle korkak davranabilirler.

Yan etkiler: Kalp ilaçları (beta blokerler, tansiyon ilaçları vb…) cinsel istekte (libido) azalma veya erkek hastalarda ereksiyon sorunlarına neden olabilir.

PSİKOLOJİK ETKİLER

Kaygı: Kalp krizi geçirmiş hastalarda, cinsel aktivitenin yeni bir kriz tetikleyebileceği korkusu yaygındır. Özellikle evlilik dışı ilişkiler sırasında bir sorun yaşanması korkusunun yarattığı panik, erkek için sorun olabilir.

Depresyon: Kronik hastalıklarla ilişkili psikolojik yük, özellikle erkeklerde başarısız olmanın yaratacağı mahcubiyet korkusu cinsel isteksizliğe dönüşebilir.

hastalara öneriler

Kalp hastalarına cinsel sorunlarını yönetmeleri için şu stratejiler önerilir:

Tıbbi danışmanlık: Kalp hastalarının doktorlarıyla cinsel aktivitenin uygunluğu hakkında gerek tıbbi tedavi sırasında gerekse ameliyattan sonra konuşmaları önemlidir.

Normal bir cinsel ilişki, çoğu hasta için hafif ila orta düzeyde bir egzersiz (sakin bir şekilde iki kat merdiven çıkmak) kadar güvenli olabilir.

Psikolojik destek: “Cinsel Terapi” kalp hastalarında kaygı ve korkuları azaltabilir. Partner ile açık bir iletişim kurulması da çok önemlidir.

Başarısızlıkla sonuçlanan bir ilişkide taraflar anlayışlı olup birbirlerini rencide etmeden, bir sonra ilişkiye daha iyi hazırlanmanın yollarını aramalıdır.

Yaşam tarzı değişiklikleri: Sağlıklı bir diyet, kilo verme, düzenli egzersiz, aşırı alkol ve sigara gibi zararlı alışkanlıklardan uzaklaşmak ve düzenli uyku cinsel sağlık üzerinde de olumlu etkiler yaratır.

Alternatif yaklaşımlar: Pasif cinsel pozisyonlar tercih etmek veya süreyi ayarlamak gibi fiziksel eforu azaltan yöntemler denenebilir.

BUNLARA DİKKAT! ERKEKLER

Tıbbi tedavi: Erektil Disfonksiyon (ED) için fosfodiesteraz inhibitörleri (örneğin sildenafil) etkili olabilir, ancak nitrat kullanan hastalarda dikkat edilmelidir. Mutlaka ürolog ve kardiyoloğun onayı alınmalıdır.

Psikolojik destek: Performans kaygısı ve özgüven sorunları için danışmanlık önerilebilir.

KADINLAR

Hormonal tedaviler: Vajinal kuruluk için östrojen bazlı kremler veya jeller kullanılabilir.

Pelvik egzersizler: Pelvik taban kaslarını güçlendiren egzersizler, cinsel işlevi iyileştirebilir.

Psikoterapi ve ilişki danışmanlığı: Kadınlarda cinsel isteksizlik ve duygusal sorunlara yönelik etkili olabilir.

AMELİYAT SONRASI KENDİNİZİ BÖYLE TEST EDİN

Kalp ameliyatı sonrası cinsel aktiviteye başlama zamanı şöyle özetlenebilir:

Genel öneriler: Cinsel aktiviteye ne zaman başlanabileceği, geçirilen ameliyatın ne kadar büyük ve başarılı olduğuna bakılarak kişisel duruma göre belirlenmelidir.

Genel olarak, hastalar ameliyattan 4-6 hafta sonra, hafif fiziksel aktivitelere başladıktan sonra cinsel aktiviteye dönebilir.

Test yöntemleri: Cinsel ilişki sırasında göğsüne gelen ağrının yarattığı endişe nedeniyle ameliyat olmak isteyen birçok erkek hasta var. Ameliyattan sonra, bu hastalar için en güvenilir test ise ilk cinsel ilişkideki başarıdır.

Sakin bir şekilde iki kat merdiven çıkma veya 2-3 dakika boyunca orta tempoda yürüme sırasında hasta kendisini rahat hissediliyorsa, genellikle cinsel aktiviteye hazır olunduğu düşünülür.

İlişki esnasında göğüs ağrısı olan hastalara ise ilişkiden 5-15 dakika önce dilaltı nitrat tablet ya da sprey önerilebilmektedir.

TANSİYON İLAÇLARININ YAN ETKİLERİ

Kan basıncını kontrol altına almak için kullanılan tansiyon ilaçların bazı türleri cinsel fonksiyonlar üzerinde yan etkilere neden olabilir.

Bu etkiler, kullanılan ilacın türüne, hastanın genel sağlık durumuna ve bireysel hassasiyetine bağlı olarak değişir.

Erektil disfonksiyon: Tansiyon ilaçlarının en sık görülen yan etkilerinden biri erkeklerde erektil disfonksiyondur. Bazı ilaçlar, kan akışını azaltarak ereksiyonun oluşmasını zorlaştırabilir.

Libido (cinsel istek) azalması: Hem erkeklerde hem de kadınlarda, tansiyon ilaçları cinsel istekte azalmaya yol açabilir. Bu genellikle ilaçların merkezi sinir sistemi üzerindeki etkileri veya kan basıncını düşürmesinden kaynaklanabilir.

Orgazm zorlukları: Kadınlarda tansiyon ilaçları vajinal kuruluğa ve cinsel uyarılmada zorluklara neden olabilir. Erkeklerde ise orgazm süresinin uzaması veya orgazm güçlüğü görülebilir.

NELER YAPILABİLİR?

Tansiyon ilacının yan etkilerine karşı cinsel fonksiyonları korumak için şunlar yapılabilir:

1 – Doktorunuzla konuşun: Cinsel sorunlar yaşarsanız, tansiyon ilaçlarınızın değiştirilmesi veya dozun ayarlanması için doktorunuza danışın. Alternatif ilaçlar genellikle sorunu çözebilir.

2 – Yaşam tarzı değişiklikleri: Sağlıklı bir diyet, düzenli egzersiz ve stresi azaltma, tansiyonu kontrol altına almak için ilaç ihtiyacını azaltabilir ve cinsel fonksiyonları iyileştirebilir.

3 – Cinsel danışmanlık: Performans kaygısı gibi psikolojik etkiler için cinsel terapi veya psikolojik danışmanlık etkili olabilir.

4 – Ek tedavi seçenekleri: Erektil Disfonksiyon için fosfodiesteraz inhibitörleri kullanılabilir, ancak bu ilaçların tansiyon ilaçlarıyla etkileşim riski değerlendirilmelidir. İlacın kullanımına kardiyolog ve ürolog birlikte karar vermelidir.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ